Batman Masalı – Küçük Çocuk ve Gotham,
Bir zamanlar, büyük ve gizemli bir şehir olan Gotham’da, geceleri gökyüzünde beliren bir yarasa sembolü vardı. Bu sembol, şehir halkı için umudun, adaletin ve cesaretin simgesiydi. Çünkü bu sembol, Batman’in göreve çıktığını gösterirdi.
Gotham’da yaşayan küçük bir çocuk vardı, adı Mert’ti. Mert, hayal gücü çok geniş, kitapları ve çizgi romanları seven bir çocuktu. En sevdiği kahraman ise Batman’di. Onun güçlü olması değil, korkularıyla yüzleşmesi, yalnız kalmasına rağmen doğru olanı yapması Mert’in en çok dikkatini çeken şeydi.
Mert her gece yatmadan önce annesinin okuduğu Batman hikâyeleriyle uykuya dalardı. Batman’in kötülerle savaşırken zeki planlar yapmasını, güç yerine akıl ve cesaret kullanmasını hayranlıkla dinlerdi. Ama bir gün, Mert’in yaşadığı mahallede işler değişmeye başladı. Parklar kirletiliyor, duvarlara kötü yazılar yazılıyor, küçük çocuklar okul yolunda korkutuluyordu. Mert bu duruma çok üzülüyor ama elinden bir şey gelmediğini düşünüyordu.
Bir gece, rüyasında kendini Gotham sokaklarında buldu. Gecenin içinde siyah bir gölge sessizce ilerliyordu. Bu, Batman’di. Mert gözlerine inanamadı. Batman, ona doğru dönüp yumuşak ama ciddi bir sesle konuştu:
“Merhaba Mert. Cesur bir kalbin olduğunu duydum. Gotham’ın yardıma ihtiyacı var. İnsanlar bazen bir kahramanın sadece güçten değil, iyilikten, adaletten ve cesaretten oluştuğunu unutuyor. Bugün sana kahraman olmanın ne demek olduğunu göstereceğim.”
Mert heyecanla Batman’in yanına gitti. Birlikte mahallede dolaştılar. Batman, Mert’e insanların korkuyla değil umutla değişebileceğini anlattı. Karanlık sokakları birlikte temizlediler, çocuklara gülümseyerek selam verdiler, duvarlardaki kötü yazıları silip yerine umut verici sözler yazdılar. Mert her adımda kendini daha güçlü hissediyordu.
Rüya boyunca Batman, Mert’e küçük bir şeyin bile büyük bir değişim yaratabileceğini öğretti. “Gerçek kahramanlar, fark edilmeden iyilik yapanlardır” dedi. Sabah olduğunda Mert, gözlerini büyük bir heyecanla açtı. Bu bir rüyaydı ama ona çok gerçek gelmişti.
O günden sonra Mert, mahallede bir değişim başlattı. Okuldan sonra çöpleri topluyor, arkadaşlarını iyi olmaya teşvik ediyor, cesaretle konuşuyor, korkanlara destek oluyordu. Mahalledeki insanlar da bu küçük çocuğun büyük yüreğinden etkilenip ona yardım etmeye başladı. Artık parklar daha temiz, çocuklar daha mutlu ve mahalle daha huzurluydu.
Yıllar geçti. Mert büyüdü ama içinde taşıdığı o Batman ruhu hiç kaybolmadı. Çünkü kahraman olmak için maske takmak ya da zırh giymek gerekmezdi. Gerçek kahramanlık, karanlıkta bile ışık olabilmekti.
Ve bir gece, Mert’in penceresinden gökyüzüne bakarken, gökyüzünde bir yarasa sembolü belirdi. Mert gülümsedi. Çünkü biliyordu ki Batman yalnızca Gotham’da değil, kalbinde yaşıyordu.
SON
Bir yanıt yazın